Mikrodenetleyici mimarileri konusundaki fanatik tartışmalarla ilgili “araçlarla amaçları karıştırmak” adlı bir yazı yazmıştım. Burada herhangi bir mimari konusunda fanatik olmaya gerek olmadığını ve işimize yarayan en uygun aracı kullanmamız gerektiğini söylemiştim. Şimdi de buna benzer şeyler söylemeye devam edeceğim.
Son 5 senede gerçekten çok büyük gelişmeler oldu. Özellikle kendin yap (Do it yourself – DIY) elektronik alanında her geçen gün farklı bir geliştirme aracının / kartın ortaya çıktığını görüyoruz. Açık kaynaklı donanım hareketinin de etkisiyle platformların sayısı her gün artıyor. Daha da iyisi geçmişte yurt dışından çok büyük maliyetlerle ve bin bir zorlukla getirebildiğimiz bu araçları artık evimizden sipariş verip birkaç gün içinde elde edebiliyoruz.
Alternatiflerin kısıtlı olması kadar bol olması da bir problem. Seçeneklerin çokluğu tercih yapmanın giderek zorlaşmasına neden oluyor. Bir de seçeceğimiz araçlar konusunda bilgimiz kısıtlı ise bu içinden çıkılmaz bir halde geliyor.
En basitinden Arduino seçerken bile birçok seçenekle karşı karşıyayız. Hangisini almalıyız soruları sıkça soruluyor. Bir de son zamanlarda piyasaya çıkan Rasperry Pi, Beaglebone gibi kartlarla iş iyice karıştı. “Arduino mu alayım Beaglebone mu?” tarzı sorular çok geliyor bu ara. Açık konuşmak gerekirse piyasadaki bu kartların birçoğunu elime bile almış değilim. Herhangi bir proje gerektirdiğinde ne gerekiyorsa onu kullanırım. Bunun dışında çok da ilgilenmiyorum açıkçası. Elektronikle hobi olarak uğraşmaya da uzun zamandır ara verdim diyebilirim.
Seçim konusunda zorlanan arkadaşlara tavsiyem öncelikle bu kartların özelliklerini ve kapasitelerini iyice araştırmaları. Sonrasında da kendi amaçlarını belirleyip buna hangi kartın karşılık vereceğini bulmaları yerinde olacaktır. Örneğin çizgi izleyen bir robot yapmak için Arduino Uno gibi bir kart kullanabilirken, görüntü işleme gibi bir iş için Rasperry Pi gibi bir kart kullanmanız gerekir. Burada “Arduino mu Rasperry Pi mi” gibi bir soru anlamsız hale geliyor. Çünkü her ikisinin de sınıfları ve hedefleri farklı.
Dediğin gibi çokluktan maraz doğuyor. Alternatifler arttıkça seçim yapmak zorlaşıyor. Ürünlere erişimimiz kolaylaştı kolaylaşmasına ama hala öyle ortalıkta “süper” projeler de göremiyoruz pek. Alınan kartların çoğu çekmecelerde tozlanmaya terkediliyor bir süre sonra da… Yine çok mu karamsar oldum ne?
Hayırlı Bayramlar!
UDOO en azından bu tartışmaları önleyecek 🙂
Hayır karamsar değil realistic 🙂